Ceren
New member
Önlemin Anlamı Nedir? – Gülümseyerek Ciddiye Alalım
Selam dostlar,
Bugün size öyle bir kelimeyle geldim ki, hem ciddi hem komik, hem bilge hem absürt: “Önlem.”
Bir bakıma insanlığın “keşke”lerini azaltma çabası. Yani olaydan sonra “tüh be!” dememek için olaydan önce “acaba?” demek.
Ama dürüst olalım; biz bu “önlem” denen şeyi genelde olaydan sonra hatırlıyoruz.
Yani yağmur yağarken şemsiye almak gibi, sınavdan bir gün önce ders kitabını açmak gibi, ya da elektrik kesilince “keşke powerbank alsaydım” demek gibi.
Bu yazıda, hem ciddiye alacağız hem dalgamızı geçeceğiz. Çünkü bazen mizah, en etkili önlemdir!
---
Erkeklerin “Stratejik Önlem” Anlayışı
Erkeklerin önlem anlayışı genelde “plan, sistem, araç-gereç” etrafında döner.
Onlara göre önlem alınır, not edilir, kodlanır ve gerekirse harita çıkarılır.
Mesela bir erkek arkadaşınızla tatile çıkarsınız; bagajda yangın tüpü, lastik tamir spreyi, üç farklı powerbank, ıslak mendil, tornavida, hatta gereksiz ama karizmatik bir matkap bulursunuz.
Sorduğunuzda “Ne olur ne olmaz” der.
Bu stratejik refleks, bir tür genetik kod: “Sorun çıkmadan çözüm geliştir.”
Ama sorun şu; genelde hiçbir sorun çıkmaz.
Ve siz o tatili 3 powerbank, 2 kablo, 0 huzurla tamamlarsınız.
Tabii erkek mantığında önlem, bir çeşit kahramanlık provasıdır:
“Günün birinde işe yararsa…” diye bekleyen bir plan hep vardır.
Sonuçta kim “Benim hazırladığım tornavida seti olmasa şu an burada olmazdık” demek istemez ki?
---
Kadınların “Empatik Önlem” Yaklaşımı
Kadınlar için önlem, sadece fiziksel değil, duygusal bir zırhtır.
Yani, olay olmadan olasılığı hissetme sanatı.
Bir kadın, dışarı çıkmadan hava durumuna bakmaz ama pencereye bir bakışıyla “şemsiye alayım, belli olmaz” der.
Ya da “Bu arkadaşa fazla güvenmeyelim, hislerim var” deyip üç hafta sonra yaşanan krizle adeta Nostradamus çıkar karşımıza.
Kadın önlemi, “ben demiştim”le taçlanır.
Ama dikkat, bu cümle bir yargı değil, bir yaşam felsefesidir.
Çünkü kadınlar genelde önlemi “ilişkilere” uygular:
- “Yedek diş fırçası koy, belki misafir gelir.”
- “Biraz fazla çay demle, belki komşu uğrar.”
- “Kalbini çok açma, bazen yağmur yağar.”
Kadın önlemi plan değil, içsel radar. Ve çoğu zaman şaşmaz.
Erkeklerin veriye dayalı analizine karşı, kadınların sezgisel istihbaratı var.
---
“Önlem”in Felsefi Boyutu: Olmadan Olmasın Diye Olmak
Düşünün, “önlem” aslında insanın kaderle pazarlık yapma biçimi.
Bir tür “Ben tedbirimi aldım, şimdi sıra sende Tanrım” hali.
Yani sanki evrenle anlaşma yapıyoruz:
“Bak, ben kaskımı taktım, sen de kamyonu 2 metre öteden geçir, anlaştık mı?”
Ama bazen önlem ne kadar alınsa da işler ters gider.
Deprem çantasını hazırlayıp en altta bırakmak,
şifreleri kaydetmek ama defteri kaybetmek,
ya da “erken kalkayım” deyip 3 saat alarm ertelemek gibi…
Önlem, insanın kendi tembelliğine karşı açtığı ama sık sık kaybettiği bir savaştır.
---
Toplum Olarak Önleme Bakışımız: “Bize Bir Şey Olmaz” Sendromu
Toplumsal düzeyde “önlem” kavramı genelde “sonra düşünürüz” cümlesine yenik düşer.
Köprü çöker, “Denetim yapmamız gerekirdi” denir.
Yangın çıkar, “Yangın tatbikatı yapsaydık keşke” diye ağlarız.
Bizde önlem değil, pişmanlık daha popülerdir.
Ama işin komik yanı, hepimiz “önlemin önemini” biliyoruz.
Yine de “bir şey olmaz” kültürünü aşamıyoruz.
Belki de bizim önlem anlayışımız şöyle bir şey:
“Önlem alınmalı… ama ben değil, biri alsın.”
---
Önlem Almak mı, Önlem Almış Gibi Yapmak mı?
Bu da çok yaygın bir versiyon.
Yani “önlem dekorasyonu.”
Ofiste yangın tüpü var ama kimse nasıl kullanılacağını bilmiyor.
Evde ilk yardım çantası var ama içinde yara bandı bile yok.
Veya ilişkide “konuşmalıyız” cümlesiyle alınan sahte önlemler…
Aslında hepimiz biraz “önlemciyiz”, ama çoğumuz Instagram’lık önlem alıyoruz.
Fotoğrafta var, pratikte yok.
---
“Erkek Önlemi” vs “Kadın Önlemi”: Klasik Ama Gerçek Farklar
Bir kriz anında iki farklı refleks görürsünüz:
Erkek: “Dur, plan yapalım. A, B, C senaryosu kuruyorum.”
Kadın: “Senaryoya gerek yok, ben hissettim, yanlış gidiyoruz.”
Erkekler sorunu çözmek ister, kadınlar sorunu hissetmek.
Bu iki yöntem birleştiğinde ise hayat kurtulur.
Mesela arabada benzin azalınca erkek “kaç kilometre kalmış” der,
kadın “yakıt ışığı yanmadan ben gergin oldum, benzinlik arayalım” der.
Ve o an herkes kazanır.
Bu fark mizahi ama gerçek:
Erkek önlemi mantık tabanlıdır, kadın önlemi duygu tabanlı.
Ama ikisi birlikte alınırsa, gerçek güvenlik protokolü devreye girer.
---
Mizahın İçinde Gerçek Var: “Önlem” Neden Bu Kadar Zor?
Belki de önlem almak bize “kötü bir şey olacak” fikrini hatırlatıyor.
Yani biraz uğursuzluk gibi geliyor.
Ama aslında önlem almak kötüyü çağırmaz, kötüyü geciktirir.
Tıpkı evden çıkarken “kapıyı kilitlemek uğursuzluk değil, mantıktır” gibi.
Önlem, korkunun değil, özgüvenin göstergesidir.
Birini sevmek bile önlem ister: güven, sınır, zaman.
Bir toplum da öyle; önlem almazsa her şey “nasip”e kalır.
Ve nasip, hazırlıklı olanı sever.
---
Forumda Tartışalım: Sizin “Efsane Önleminiz” Ne?
Şimdi itiraf vakti forumdaşlar!
- Hiç “önlem aldım” diye övünüp sonra o önlemi nerede kullandığınızı unuttuğunuz oldu mu?
- Ya da “bir şey olmaz” deyip pişmanlık rekoru kırdığınız bir olay?
- Kadın üyelerimiz, “Ben demiştim” cümlesini kaç kez duygusal önlemle haklı çıkardınız?
- Erkek üyeler, “Yedek planım olmasa facia olurdu” diyebildiğiniz o anlar hangileriydi?
---
Son Söz: En Güzel Önlem, Gülümsemektir
Belki de en sağlam önlem, mizahın kendisi.
Hayat planlandığı gibi gitmez, önlemler eksik kalır, bazen her şey ters döner.
Ama gülebiliyorsak, o en büyük sigorta poliçesidir.
Önlem, sadece “hazırlık” değil, “farkındalık” demek.
Biraz akıl, biraz sezgi, biraz kahkaha…
İşte tam karışım bu!
O zaman forumdaşlar, bir önlem alın:
Kahvenizi dökmemek için kapağını kapatın…
Ama dökülürse de gülün, çünkü bazen en güzel önlem, paniğe kapılmamaktır!
Selam dostlar,
Bugün size öyle bir kelimeyle geldim ki, hem ciddi hem komik, hem bilge hem absürt: “Önlem.”
Bir bakıma insanlığın “keşke”lerini azaltma çabası. Yani olaydan sonra “tüh be!” dememek için olaydan önce “acaba?” demek.
Ama dürüst olalım; biz bu “önlem” denen şeyi genelde olaydan sonra hatırlıyoruz.
Yani yağmur yağarken şemsiye almak gibi, sınavdan bir gün önce ders kitabını açmak gibi, ya da elektrik kesilince “keşke powerbank alsaydım” demek gibi.
Bu yazıda, hem ciddiye alacağız hem dalgamızı geçeceğiz. Çünkü bazen mizah, en etkili önlemdir!
---
Erkeklerin “Stratejik Önlem” Anlayışı
Erkeklerin önlem anlayışı genelde “plan, sistem, araç-gereç” etrafında döner.
Onlara göre önlem alınır, not edilir, kodlanır ve gerekirse harita çıkarılır.
Mesela bir erkek arkadaşınızla tatile çıkarsınız; bagajda yangın tüpü, lastik tamir spreyi, üç farklı powerbank, ıslak mendil, tornavida, hatta gereksiz ama karizmatik bir matkap bulursunuz.
Sorduğunuzda “Ne olur ne olmaz” der.
Bu stratejik refleks, bir tür genetik kod: “Sorun çıkmadan çözüm geliştir.”
Ama sorun şu; genelde hiçbir sorun çıkmaz.
Ve siz o tatili 3 powerbank, 2 kablo, 0 huzurla tamamlarsınız.
Tabii erkek mantığında önlem, bir çeşit kahramanlık provasıdır:
“Günün birinde işe yararsa…” diye bekleyen bir plan hep vardır.
Sonuçta kim “Benim hazırladığım tornavida seti olmasa şu an burada olmazdık” demek istemez ki?
---
Kadınların “Empatik Önlem” Yaklaşımı
Kadınlar için önlem, sadece fiziksel değil, duygusal bir zırhtır.
Yani, olay olmadan olasılığı hissetme sanatı.
Bir kadın, dışarı çıkmadan hava durumuna bakmaz ama pencereye bir bakışıyla “şemsiye alayım, belli olmaz” der.
Ya da “Bu arkadaşa fazla güvenmeyelim, hislerim var” deyip üç hafta sonra yaşanan krizle adeta Nostradamus çıkar karşımıza.
Kadın önlemi, “ben demiştim”le taçlanır.
Ama dikkat, bu cümle bir yargı değil, bir yaşam felsefesidir.
Çünkü kadınlar genelde önlemi “ilişkilere” uygular:
- “Yedek diş fırçası koy, belki misafir gelir.”
- “Biraz fazla çay demle, belki komşu uğrar.”
- “Kalbini çok açma, bazen yağmur yağar.”
Kadın önlemi plan değil, içsel radar. Ve çoğu zaman şaşmaz.
Erkeklerin veriye dayalı analizine karşı, kadınların sezgisel istihbaratı var.
---
“Önlem”in Felsefi Boyutu: Olmadan Olmasın Diye Olmak
Düşünün, “önlem” aslında insanın kaderle pazarlık yapma biçimi.
Bir tür “Ben tedbirimi aldım, şimdi sıra sende Tanrım” hali.
Yani sanki evrenle anlaşma yapıyoruz:
“Bak, ben kaskımı taktım, sen de kamyonu 2 metre öteden geçir, anlaştık mı?”
Ama bazen önlem ne kadar alınsa da işler ters gider.
Deprem çantasını hazırlayıp en altta bırakmak,
şifreleri kaydetmek ama defteri kaybetmek,
ya da “erken kalkayım” deyip 3 saat alarm ertelemek gibi…
Önlem, insanın kendi tembelliğine karşı açtığı ama sık sık kaybettiği bir savaştır.
---
Toplum Olarak Önleme Bakışımız: “Bize Bir Şey Olmaz” Sendromu
Toplumsal düzeyde “önlem” kavramı genelde “sonra düşünürüz” cümlesine yenik düşer.
Köprü çöker, “Denetim yapmamız gerekirdi” denir.
Yangın çıkar, “Yangın tatbikatı yapsaydık keşke” diye ağlarız.
Bizde önlem değil, pişmanlık daha popülerdir.
Ama işin komik yanı, hepimiz “önlemin önemini” biliyoruz.
Yine de “bir şey olmaz” kültürünü aşamıyoruz.
Belki de bizim önlem anlayışımız şöyle bir şey:
“Önlem alınmalı… ama ben değil, biri alsın.”
---
Önlem Almak mı, Önlem Almış Gibi Yapmak mı?
Bu da çok yaygın bir versiyon.
Yani “önlem dekorasyonu.”
Ofiste yangın tüpü var ama kimse nasıl kullanılacağını bilmiyor.
Evde ilk yardım çantası var ama içinde yara bandı bile yok.
Veya ilişkide “konuşmalıyız” cümlesiyle alınan sahte önlemler…
Aslında hepimiz biraz “önlemciyiz”, ama çoğumuz Instagram’lık önlem alıyoruz.
Fotoğrafta var, pratikte yok.
---
“Erkek Önlemi” vs “Kadın Önlemi”: Klasik Ama Gerçek Farklar
Bir kriz anında iki farklı refleks görürsünüz:
Erkek: “Dur, plan yapalım. A, B, C senaryosu kuruyorum.”
Kadın: “Senaryoya gerek yok, ben hissettim, yanlış gidiyoruz.”
Erkekler sorunu çözmek ister, kadınlar sorunu hissetmek.
Bu iki yöntem birleştiğinde ise hayat kurtulur.
Mesela arabada benzin azalınca erkek “kaç kilometre kalmış” der,
kadın “yakıt ışığı yanmadan ben gergin oldum, benzinlik arayalım” der.
Ve o an herkes kazanır.
Bu fark mizahi ama gerçek:
Erkek önlemi mantık tabanlıdır, kadın önlemi duygu tabanlı.
Ama ikisi birlikte alınırsa, gerçek güvenlik protokolü devreye girer.
---
Mizahın İçinde Gerçek Var: “Önlem” Neden Bu Kadar Zor?
Belki de önlem almak bize “kötü bir şey olacak” fikrini hatırlatıyor.
Yani biraz uğursuzluk gibi geliyor.
Ama aslında önlem almak kötüyü çağırmaz, kötüyü geciktirir.
Tıpkı evden çıkarken “kapıyı kilitlemek uğursuzluk değil, mantıktır” gibi.
Önlem, korkunun değil, özgüvenin göstergesidir.
Birini sevmek bile önlem ister: güven, sınır, zaman.
Bir toplum da öyle; önlem almazsa her şey “nasip”e kalır.
Ve nasip, hazırlıklı olanı sever.
---
Forumda Tartışalım: Sizin “Efsane Önleminiz” Ne?
Şimdi itiraf vakti forumdaşlar!
- Hiç “önlem aldım” diye övünüp sonra o önlemi nerede kullandığınızı unuttuğunuz oldu mu?
- Ya da “bir şey olmaz” deyip pişmanlık rekoru kırdığınız bir olay?
- Kadın üyelerimiz, “Ben demiştim” cümlesini kaç kez duygusal önlemle haklı çıkardınız?
- Erkek üyeler, “Yedek planım olmasa facia olurdu” diyebildiğiniz o anlar hangileriydi?
---
Son Söz: En Güzel Önlem, Gülümsemektir
Belki de en sağlam önlem, mizahın kendisi.
Hayat planlandığı gibi gitmez, önlemler eksik kalır, bazen her şey ters döner.
Ama gülebiliyorsak, o en büyük sigorta poliçesidir.
Önlem, sadece “hazırlık” değil, “farkındalık” demek.
Biraz akıl, biraz sezgi, biraz kahkaha…
İşte tam karışım bu!
O zaman forumdaşlar, bir önlem alın:
Kahvenizi dökmemek için kapağını kapatın…
Ama dökülürse de gülün, çünkü bazen en güzel önlem, paniğe kapılmamaktır!