Beykozlu
New member
Türkan, Dönüş ve Derya… Biri hoşluğu, biri uysallığı, başkası de asiliğiyle lisanlara destan, birbirlerine delicesine bağlı üç kız kardeş…
Kanal D’nin Süreç Sinema imzalı yeni dizisi Üç Kız Kardeş, yayın hayatına başlıyor.
İclal Aydın’ın satış rekorları kıran tıpkı isimli romanından uyarlanan “Üç Kız Kardeş” birbirine fazlaca bağlı Türkan, Dönüş ve Derya isimli kız kardeşlerin öyküsünü anlatacak.
Dizinin oyuncu takımında; Reha Özcan, İclal Aydın, Berker İtimat, Has Kaya, Almila Ada, Melisa Berberoğlu, Veda Yurtsever, Tayfun Eraslan, Benian Dönmez, Nazlı Senem Ünal, Murat Çidamlı, Demircan Kaçel, Vural Şahanoğlu, Hakan Atalay , Emre Kıvılcım, Mert Özcan, Ece Baliç üzere birbirinden başarılı isimler rol alıyor.
Seyirciler kim hangi rolü oynuyor araştırıyor. İşte Üç Kız Kardeş dizisi oyuncu takımı ve karakter tahlilleri…
ÜÇ KIZ KARDEŞ DİZİSİ OYUNCULARI VE ROLLERİ
REHA ÖZCAN – SADIK
Sadık karısına, kızlarına daha doğrusu köklerine, sevdalı bir Postane Müdürü’dür. Anne ve babasını küçük yaşta kaybedince kardeşlerinin tüm ailesi olmasından kaynaklı her vakit ailesinin herşeyden önde tutmuştur. Doğduğu Ayvalık’tan ayrılmayı hiç istemese de karısı Nesrin’in isteğine karşı gelememiş, Eskişehir’e yerleşmiştir lakin aklı daima köklerinde, Ayvalık’tadır. Ve bir gün dayanamayıp Nesrin’den gizlice Ayvalık’a tayinini istediğinde evliliği bitme noktasına gelmiştir. Ama kızları Dönüş, bu evliliğin de uçurumdan dönüşü olmuştur. Yani Dönüş bebek Nesrin’in Ayvalık’a ve evliliğe dönüşünün simgesi olmuştur. Sadık ve Nesrin, peri masalı hayatı yaşadığını zannettikleri kızları Türkan’ın aslında nasıl bir cehennemde yaşadığını öğrenir. Küçük kızı Derya ise öbür bir uçurumun eşiğindedir. Sadık, tüm ömrünü kızları ve karısına adasa da biroldukca şeye gücü yetmeyecektir.
İCLAL AYDIN – NESRİN
Nesrin, Sadık’ın bilakis doğduğu topraklara kök salmak değil, o topraklardan kopmak için elinden geleni yapan bir bayandır. hiç bir vakit Ayvalık’ı ve o dar çevreyi sevmemiş, kendisini onların ortasında daima mutsuz ve baskı altında hissetmiştir. Kızları ve Sadık sebebiyle topraklarına dönmek zorunda kalsa da hiç bir vakit gerçek manada keyifli olamayacaktır. Nesrin’in hayata karşı bitmek tükenmek bilmeyen bir hengamesi vardır. Ailede onun koyduğu kurallar geçerlidir. Onun bu kuralcı tutumu, öğretmen olmasıyla ilgili olsa da Nesrin doğuştan baskın bir karakterdir. Sadık buna yalnızca onu sevdiği için boyun eğse de gün geçtikçe Nesrin’in bu başına buyrukluğundan fazlaca rahatsız olacaktır. Nesrin ne yaptıysa ailesi için yapmıştır. Lakin bunun Nesrin’in hırslarıyla ilgili olduğunu herkes bilmektedir. Kızlar, ellerinden kayıp gitmek üzereyken Nesrin ve Sadık’ın bitmek bilmeyen hesaplaşması başlayacaktır.
BERKER İNANÇ – SOMER
Ayvalık’ın en varlıklı ailesinin Rüçhan ve Özer’in biricik oğulları. Yurtharicinde okuduğu sırada Mine ile tanışmış, ailesinin tüm engellemelerine karşın onu bırakmamıştır. Türkanla evlenmeye, maddi kaygıları sebebiyle göz yummuş fakat Türkan’a bir eş olmayacağına kelam vermiştir. Onun kalbinin tek sahibi Mine’dir. Fakat Somer gün geçtikçe Türkan’ın yeterliliğine kayıtsız kalamayacak annesi ve sevgilisinden görmediği anlayışı ve inceliği onda bakılırsacektir. Somer, anne gölgesinde büyüyüp daha sonrasında Mine’nin himayesinde yaşadığını epeyce geç fark edecektir. Türkan’ın ortasındaki cevheri gördüğünde tahminen de hayli geç olacaktır.
MAHSUS KAYA – TÜRKAN
Türkan, peri masalı ortasındaki bir Külkedisi, masalsı şatoya kapatılmış bir Rapunzel… hayatı dışardan masal alemi üzere görünse de kapalı kapıların ardında yalnızca Türkan’ın gözyaşları vardır. Türkan, hoşluğu haricinde hiç bir meziyete sahip olmadığını düşünmüştür daima. O denli olmasa annesi onu sadece “güzelim” diye sevmezdi. Ailenin birinci göz ağrısı olan Türkan her vakit annesinin hoş, narin, kırılgan kızıydı, onun daima korunmaya muhtaç olduğunu düşünürdü, onu o denli yetiştirdi. O yüzdendir ki Türkan omurundaki hiç bir şeyi seçme hakkına sahip olmadı. Kocasını da evlendikten daha sonra yaşadığı cehennem hayatını da kendi seçmedi. Merdivensiz kuleye kapatılmış bir Rapunzel olarak mukadderatına daha ne kadar razı olacağını kimse bilmemektedir.
ALMİLA ADA – DÖNÜŞ
Sadık Beyefendi ile Nesrin Hanım’ın ortanca kızları, babası Sadık Bey’e huyu suyu en çok benzeyen kızıdır. Edebiyat okumak istemiş lakin geçirdiği rahatsızlıklar ve maddi kasvetler buna imkan vermemiş, ablası evlenip, kardeşi de üniversiteyi kazanıp meskenden gidince anne babasıyla bir başına kalmıştır. Kendisini Çalıkuşu romanının Feride’si ile karşılaştıran Dönüş, aslında romanın Munise’si olduğu gerçeğini(Çalıkuşu Feride’nin kızı), yıllar daha sonra öğrenecektir. Dönüş’ün en büyük aşkı Serdar’dır. Nesrin, Dönüş’ü Serdar’dan daima uzak tutmaya çalışmıştır. Tahminen bir süreliğine başarılı olmuştur lakin yıllar daha sonra iki aşık bir daha buluşacaktır.
MELİSA BERBEROĞLU – DERYA
Sadık ve Nesrin Hanım’ın en başına buyruk, en açık kelamlı, en asi, “Erkek Fatma” lakaplı kızıdır Derya. Kedilere, köpeklere, ağaçlara, kuşa, böceğe karşı sevgi besleyen, onları kollayan, sahiplenen, her birine birbirinden hoş isimler veren Derya mimar olmak niyetindedir. Hayallerinin peşinde koşmak için hiç bir pürüze takılmaz lakin ne yazık ki en büyük pürüz bir daha kendisidir. Uçarılığı, tezcanlılığı ve asiliği onu kusur yapmaya sürükleyecek, yanlış insanları tercih edecektir. hayatımın aşkı diye tutunduğu kendisinden yaşça pek büyük olan sorumsuz, serseri bir hayat yaşayan Hakan, genç kızı dönülmesi tahminen de imkansız yollara sürükleyecektir.
VEDA YURTSEVER – RÜÇHAN
Ailesinin üç erkek evladından daha sonra sahip oldukları küçük, berbat, dışlanmış kızları Rüçhan, hayatta kalabilmek ve başarılı olabilmek için devayı acımasız olmakta bulmuş biridir. Eşinin ihanetlerine gözlerini kapamıştır, tek gayesi oğlunun hoş bir aileye sahip olmasıdır. Oğlunun, kendilerine uygun olmayan bir bayanla bir arada olduğunu öğrendiğindeyse onu Türkan’la evlendirmeye zorlayacak, bu evliliğin devam etmesi ve aile prestijlerinin zedelenmemesi için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Bunun için berbatlığa başvurması gerekse de asla geri durmayacak; Türkan’ın hapsedildiği şatonun anahtarını cebinden hiç çıkarmayacaktır.
TAYFUN ERASLAN – ÖZER
Özer, aile, evlat, eş, sadakat üzere pahaların hepsinden uzak, yalnızca kendi istekleri için yaşayan bir adamdır. Ne düzgün bir baba, ne güzel bir eş olmuştur. Karısını tekraren aldatmış, oğlunu ve karısını bir gün bile ciddiye almamıştır. Ailenin tüm sorumluluğunu Rüçhan’ın üzerine attığından ailenin başına gelen her felakette Rüçhan’ı sorumlu fiyat.
BENİAN DÖNMEZ – NEZAHAT
Sadık’ın kardeşi, kızların biricik halaları. Sadık’tan bir yaş küçük bulunmasına karşın babalarını fazlaca erken yaşta kaybettikleri için Sadık’a babası üzere bağlanmıştır. Onun kelamından kolay kolay çıkmaz, ağabeyinin memnunluğu için elinden geleni yapar. Fakat bir gün Fatih geri döndüğünde iki kardeşi içinde kalacaktır.
NAZLI SENEM ÜNAL – MİNE
Mine, Somer’le İngiltere’de tanışmış ve ona aşık olmuştur. Rüçhan Hanım’ın tüm engellemelerine karşın aşklarını koruyacak, Somer’den bir kızı olacaktır. Mine, Türkan ve ailesi için her vakit öteki bayan olmuştur. Fakat kimse Somer’in yanında değilken o yanında olmuş, onu en makûs anlarında yalnız bırakmayan tek kişi olmuştur. Rüçhan’ın, sevgilisini elinden almasına müsaade vermeyecek, bunun için her şeyi yapacaktır.
DEMİRCAN KAÇEL – MESUT
Almanya’ya göçen ailesi, engelli olduğu için Mesut’u yanlarına almamıştır. Bedensel gelişimi 16 yaşında, zihinsel gelişimi ise 8 yaşında durmuş, ailesinden gelecek mektup umuduyla daima postacı İrfan’ın mektuplarını çalmaktadır. Postane Müdürü Sadık’la tanışması ve onun manevi oğlu oluşu bu biçimde başlamıştır. Sadık Beyefendi onu meskenine aldıktan daha sonra Mesut keyifli olsun diye ona üzeri yazılı zarflar verecek, Mesut bu zarfları ömrünün sonuna kadar gizemlerle dolu kutusunda saklayacaktır.
VURAL ŞAHANOĞLU – SERDAR
Dönüş ve Derya’nın okuldan arkadaşları, Dönüş’ün birinci ve tek aşkı. Serdar da Dönüş’e aşık bulunmasına karşın gençliklerinde birbirlerine açılamayacaklar, Serdar Üniversite okumak için Ayvalık’tan ayrılınca senelerca birbirlerinden başka kalacaklardır.
HAKAN ATALAY – FATİH
Sadık ve Nezahat’in sorumsuz, yarınını düşünmeyen, hercai kardeşidir. yıllar evvel gebe olan sevgilisini terk etmekten kaçınmamış, onun doğum sırasında mevtinde bile geri dönmeyi düşünmemiştir. Lakin yıllar daha sonra rüzgar aksine esmeye başlayınca tüm birikimini, parasını ve prestijini kaybedince sığındığı tek limana, ailesine dönmeye karar vermiştir. Fakat bu defa karşısında öteki bir Sadık vardır. Fatih’in oradan ayrılması için elinden geleni yapacaktır. Ancak Fatih’in gitmeye niyeti yoktur.
MERT ÖZCAN – HAKAN
Sadık ve Nesrin’in komşusu İsmet Beyefendi ile Emel Hanım’ın oğulları Hakan, Derya’nın birinci aşkıdır.
ECE BALİÇ – DİLEK
Dönüş ve Derya’nın okuldan arkadaşları Dilek de Ayvalık’ta kalacak ve orada eczacı Musa ile evlenecektir. Arkadaşlıkları hiç bir vakit bitmeyecektir.
Kanal D’nin Süreç Sinema imzalı yeni dizisi Üç Kız Kardeş, yayın hayatına başlıyor.
İclal Aydın’ın satış rekorları kıran tıpkı isimli romanından uyarlanan “Üç Kız Kardeş” birbirine fazlaca bağlı Türkan, Dönüş ve Derya isimli kız kardeşlerin öyküsünü anlatacak.
Dizinin oyuncu takımında; Reha Özcan, İclal Aydın, Berker İtimat, Has Kaya, Almila Ada, Melisa Berberoğlu, Veda Yurtsever, Tayfun Eraslan, Benian Dönmez, Nazlı Senem Ünal, Murat Çidamlı, Demircan Kaçel, Vural Şahanoğlu, Hakan Atalay , Emre Kıvılcım, Mert Özcan, Ece Baliç üzere birbirinden başarılı isimler rol alıyor.
Seyirciler kim hangi rolü oynuyor araştırıyor. İşte Üç Kız Kardeş dizisi oyuncu takımı ve karakter tahlilleri…
ÜÇ KIZ KARDEŞ DİZİSİ OYUNCULARI VE ROLLERİ
REHA ÖZCAN – SADIK
Sadık karısına, kızlarına daha doğrusu köklerine, sevdalı bir Postane Müdürü’dür. Anne ve babasını küçük yaşta kaybedince kardeşlerinin tüm ailesi olmasından kaynaklı her vakit ailesinin herşeyden önde tutmuştur. Doğduğu Ayvalık’tan ayrılmayı hiç istemese de karısı Nesrin’in isteğine karşı gelememiş, Eskişehir’e yerleşmiştir lakin aklı daima köklerinde, Ayvalık’tadır. Ve bir gün dayanamayıp Nesrin’den gizlice Ayvalık’a tayinini istediğinde evliliği bitme noktasına gelmiştir. Ama kızları Dönüş, bu evliliğin de uçurumdan dönüşü olmuştur. Yani Dönüş bebek Nesrin’in Ayvalık’a ve evliliğe dönüşünün simgesi olmuştur. Sadık ve Nesrin, peri masalı hayatı yaşadığını zannettikleri kızları Türkan’ın aslında nasıl bir cehennemde yaşadığını öğrenir. Küçük kızı Derya ise öbür bir uçurumun eşiğindedir. Sadık, tüm ömrünü kızları ve karısına adasa da biroldukca şeye gücü yetmeyecektir.
İCLAL AYDIN – NESRİN
Nesrin, Sadık’ın bilakis doğduğu topraklara kök salmak değil, o topraklardan kopmak için elinden geleni yapan bir bayandır. hiç bir vakit Ayvalık’ı ve o dar çevreyi sevmemiş, kendisini onların ortasında daima mutsuz ve baskı altında hissetmiştir. Kızları ve Sadık sebebiyle topraklarına dönmek zorunda kalsa da hiç bir vakit gerçek manada keyifli olamayacaktır. Nesrin’in hayata karşı bitmek tükenmek bilmeyen bir hengamesi vardır. Ailede onun koyduğu kurallar geçerlidir. Onun bu kuralcı tutumu, öğretmen olmasıyla ilgili olsa da Nesrin doğuştan baskın bir karakterdir. Sadık buna yalnızca onu sevdiği için boyun eğse de gün geçtikçe Nesrin’in bu başına buyrukluğundan fazlaca rahatsız olacaktır. Nesrin ne yaptıysa ailesi için yapmıştır. Lakin bunun Nesrin’in hırslarıyla ilgili olduğunu herkes bilmektedir. Kızlar, ellerinden kayıp gitmek üzereyken Nesrin ve Sadık’ın bitmek bilmeyen hesaplaşması başlayacaktır.
BERKER İNANÇ – SOMER
Ayvalık’ın en varlıklı ailesinin Rüçhan ve Özer’in biricik oğulları. Yurtharicinde okuduğu sırada Mine ile tanışmış, ailesinin tüm engellemelerine karşın onu bırakmamıştır. Türkanla evlenmeye, maddi kaygıları sebebiyle göz yummuş fakat Türkan’a bir eş olmayacağına kelam vermiştir. Onun kalbinin tek sahibi Mine’dir. Fakat Somer gün geçtikçe Türkan’ın yeterliliğine kayıtsız kalamayacak annesi ve sevgilisinden görmediği anlayışı ve inceliği onda bakılırsacektir. Somer, anne gölgesinde büyüyüp daha sonrasında Mine’nin himayesinde yaşadığını epeyce geç fark edecektir. Türkan’ın ortasındaki cevheri gördüğünde tahminen de hayli geç olacaktır.
MAHSUS KAYA – TÜRKAN
Türkan, peri masalı ortasındaki bir Külkedisi, masalsı şatoya kapatılmış bir Rapunzel… hayatı dışardan masal alemi üzere görünse de kapalı kapıların ardında yalnızca Türkan’ın gözyaşları vardır. Türkan, hoşluğu haricinde hiç bir meziyete sahip olmadığını düşünmüştür daima. O denli olmasa annesi onu sadece “güzelim” diye sevmezdi. Ailenin birinci göz ağrısı olan Türkan her vakit annesinin hoş, narin, kırılgan kızıydı, onun daima korunmaya muhtaç olduğunu düşünürdü, onu o denli yetiştirdi. O yüzdendir ki Türkan omurundaki hiç bir şeyi seçme hakkına sahip olmadı. Kocasını da evlendikten daha sonra yaşadığı cehennem hayatını da kendi seçmedi. Merdivensiz kuleye kapatılmış bir Rapunzel olarak mukadderatına daha ne kadar razı olacağını kimse bilmemektedir.
ALMİLA ADA – DÖNÜŞ
Sadık Beyefendi ile Nesrin Hanım’ın ortanca kızları, babası Sadık Bey’e huyu suyu en çok benzeyen kızıdır. Edebiyat okumak istemiş lakin geçirdiği rahatsızlıklar ve maddi kasvetler buna imkan vermemiş, ablası evlenip, kardeşi de üniversiteyi kazanıp meskenden gidince anne babasıyla bir başına kalmıştır. Kendisini Çalıkuşu romanının Feride’si ile karşılaştıran Dönüş, aslında romanın Munise’si olduğu gerçeğini(Çalıkuşu Feride’nin kızı), yıllar daha sonra öğrenecektir. Dönüş’ün en büyük aşkı Serdar’dır. Nesrin, Dönüş’ü Serdar’dan daima uzak tutmaya çalışmıştır. Tahminen bir süreliğine başarılı olmuştur lakin yıllar daha sonra iki aşık bir daha buluşacaktır.
MELİSA BERBEROĞLU – DERYA
Sadık ve Nesrin Hanım’ın en başına buyruk, en açık kelamlı, en asi, “Erkek Fatma” lakaplı kızıdır Derya. Kedilere, köpeklere, ağaçlara, kuşa, böceğe karşı sevgi besleyen, onları kollayan, sahiplenen, her birine birbirinden hoş isimler veren Derya mimar olmak niyetindedir. Hayallerinin peşinde koşmak için hiç bir pürüze takılmaz lakin ne yazık ki en büyük pürüz bir daha kendisidir. Uçarılığı, tezcanlılığı ve asiliği onu kusur yapmaya sürükleyecek, yanlış insanları tercih edecektir. hayatımın aşkı diye tutunduğu kendisinden yaşça pek büyük olan sorumsuz, serseri bir hayat yaşayan Hakan, genç kızı dönülmesi tahminen de imkansız yollara sürükleyecektir.
VEDA YURTSEVER – RÜÇHAN
Ailesinin üç erkek evladından daha sonra sahip oldukları küçük, berbat, dışlanmış kızları Rüçhan, hayatta kalabilmek ve başarılı olabilmek için devayı acımasız olmakta bulmuş biridir. Eşinin ihanetlerine gözlerini kapamıştır, tek gayesi oğlunun hoş bir aileye sahip olmasıdır. Oğlunun, kendilerine uygun olmayan bir bayanla bir arada olduğunu öğrendiğindeyse onu Türkan’la evlendirmeye zorlayacak, bu evliliğin devam etmesi ve aile prestijlerinin zedelenmemesi için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Bunun için berbatlığa başvurması gerekse de asla geri durmayacak; Türkan’ın hapsedildiği şatonun anahtarını cebinden hiç çıkarmayacaktır.
TAYFUN ERASLAN – ÖZER
Özer, aile, evlat, eş, sadakat üzere pahaların hepsinden uzak, yalnızca kendi istekleri için yaşayan bir adamdır. Ne düzgün bir baba, ne güzel bir eş olmuştur. Karısını tekraren aldatmış, oğlunu ve karısını bir gün bile ciddiye almamıştır. Ailenin tüm sorumluluğunu Rüçhan’ın üzerine attığından ailenin başına gelen her felakette Rüçhan’ı sorumlu fiyat.
BENİAN DÖNMEZ – NEZAHAT
Sadık’ın kardeşi, kızların biricik halaları. Sadık’tan bir yaş küçük bulunmasına karşın babalarını fazlaca erken yaşta kaybettikleri için Sadık’a babası üzere bağlanmıştır. Onun kelamından kolay kolay çıkmaz, ağabeyinin memnunluğu için elinden geleni yapar. Fakat bir gün Fatih geri döndüğünde iki kardeşi içinde kalacaktır.
NAZLI SENEM ÜNAL – MİNE
Mine, Somer’le İngiltere’de tanışmış ve ona aşık olmuştur. Rüçhan Hanım’ın tüm engellemelerine karşın aşklarını koruyacak, Somer’den bir kızı olacaktır. Mine, Türkan ve ailesi için her vakit öteki bayan olmuştur. Fakat kimse Somer’in yanında değilken o yanında olmuş, onu en makûs anlarında yalnız bırakmayan tek kişi olmuştur. Rüçhan’ın, sevgilisini elinden almasına müsaade vermeyecek, bunun için her şeyi yapacaktır.
DEMİRCAN KAÇEL – MESUT
Almanya’ya göçen ailesi, engelli olduğu için Mesut’u yanlarına almamıştır. Bedensel gelişimi 16 yaşında, zihinsel gelişimi ise 8 yaşında durmuş, ailesinden gelecek mektup umuduyla daima postacı İrfan’ın mektuplarını çalmaktadır. Postane Müdürü Sadık’la tanışması ve onun manevi oğlu oluşu bu biçimde başlamıştır. Sadık Beyefendi onu meskenine aldıktan daha sonra Mesut keyifli olsun diye ona üzeri yazılı zarflar verecek, Mesut bu zarfları ömrünün sonuna kadar gizemlerle dolu kutusunda saklayacaktır.
VURAL ŞAHANOĞLU – SERDAR
Dönüş ve Derya’nın okuldan arkadaşları, Dönüş’ün birinci ve tek aşkı. Serdar da Dönüş’e aşık bulunmasına karşın gençliklerinde birbirlerine açılamayacaklar, Serdar Üniversite okumak için Ayvalık’tan ayrılınca senelerca birbirlerinden başka kalacaklardır.
HAKAN ATALAY – FATİH
Sadık ve Nezahat’in sorumsuz, yarınını düşünmeyen, hercai kardeşidir. yıllar evvel gebe olan sevgilisini terk etmekten kaçınmamış, onun doğum sırasında mevtinde bile geri dönmeyi düşünmemiştir. Lakin yıllar daha sonra rüzgar aksine esmeye başlayınca tüm birikimini, parasını ve prestijini kaybedince sığındığı tek limana, ailesine dönmeye karar vermiştir. Fakat bu defa karşısında öteki bir Sadık vardır. Fatih’in oradan ayrılması için elinden geleni yapacaktır. Ancak Fatih’in gitmeye niyeti yoktur.
MERT ÖZCAN – HAKAN
Sadık ve Nesrin’in komşusu İsmet Beyefendi ile Emel Hanım’ın oğulları Hakan, Derya’nın birinci aşkıdır.
ECE BALİÇ – DİLEK
Dönüş ve Derya’nın okuldan arkadaşları Dilek de Ayvalık’ta kalacak ve orada eczacı Musa ile evlenecektir. Arkadaşlıkları hiç bir vakit bitmeyecektir.