Sıhhat Bakanlığı’nın, okullarda ve yeni doğan kümesinde yürüttüğü işitme tarama testleri kararında işitme kayıplarının önüne geçilse de TÜİK’in yaptığı son çalışmalara bakılırsa Türkiye’deki 2-14 yaş kümesi içindeki çocuklarda yüzde 2 oranında işitme kaybı tespit edildi.
Sıhhat Bakanlığı tarafınca yürütülen ve yeni doğan her çocuğa yapılan tarama BERA işitme testlerinin ehemmiyetine değinen Dr. Öğr. Üyesi Nurten Küçük, doğumsal işitme kayıplarının erken devirde tespit edilmesini sağlayan BERA testinin bununla birlikte işitme kaybı derecesinin ölçülmesine de imkan sağladığını söylemiş oldu.
Yeni doğan bebeklerde ve çocukluk çağında yapılan işitme testlerinin, işitme kaybının önüne geçilmesinde tesirli bir rol oynadığını da belirten Dr. Öğr. Üyesi Nurten Küçük, işitme kaybının hayli ileri olduğu durumlarda ise biyonik kulak uygulaması yapılabildiğini söylemiş oldu.
ZEHİRLİ HUSUSLAR İÇERİYOR
İşitme kaybının ileri derecede olduğu durumlarda farklı işitme testi uygulamalarının yapıldığını da belirten Nurten Küçük bununla birlikte sebeplerini de değinerek, “Özellikle bebek ya da çocuk yüksek ateşli bir hastalık geçiriyor ise, havale ya da sarılık hikayesi var ise bu hasta kümesindeki bireylerde işitme kaybı olma ihtimali çok yüksek. Bu tıp hastalık ve tedavilerden daha sonra kulak içerisinde sıvı olup olmadığına, işitme testi öncesinde kesinlikle baktırılmalı. Kulak ortasında biriken sıvı, çocuk için yapılacak olan işitme testine mahzur olabilmektedir. Bundan dolayı kulakta biriken sıvı için evvel medikal bir tedavi uygulanmalı ondan sonrasındasında işitme testi yapılmalıdır” dedi.
Antibiyotik ve bilhassa kemoterapi ilaçlarının, kulak için zehirli hususlar içerdiğine de değinen Küçük, bu tedavileri bakılırsan çocuk kümesinde işitme testlerinin aralıklı olarak yapılması gerektiğinin de altını çizdi.
Okumaya devam et...
Sıhhat Bakanlığı tarafınca yürütülen ve yeni doğan her çocuğa yapılan tarama BERA işitme testlerinin ehemmiyetine değinen Dr. Öğr. Üyesi Nurten Küçük, doğumsal işitme kayıplarının erken devirde tespit edilmesini sağlayan BERA testinin bununla birlikte işitme kaybı derecesinin ölçülmesine de imkan sağladığını söylemiş oldu.
Yeni doğan bebeklerde ve çocukluk çağında yapılan işitme testlerinin, işitme kaybının önüne geçilmesinde tesirli bir rol oynadığını da belirten Dr. Öğr. Üyesi Nurten Küçük, işitme kaybının hayli ileri olduğu durumlarda ise biyonik kulak uygulaması yapılabildiğini söylemiş oldu.
ZEHİRLİ HUSUSLAR İÇERİYOR
İşitme kaybının ileri derecede olduğu durumlarda farklı işitme testi uygulamalarının yapıldığını da belirten Nurten Küçük bununla birlikte sebeplerini de değinerek, “Özellikle bebek ya da çocuk yüksek ateşli bir hastalık geçiriyor ise, havale ya da sarılık hikayesi var ise bu hasta kümesindeki bireylerde işitme kaybı olma ihtimali çok yüksek. Bu tıp hastalık ve tedavilerden daha sonra kulak içerisinde sıvı olup olmadığına, işitme testi öncesinde kesinlikle baktırılmalı. Kulak ortasında biriken sıvı, çocuk için yapılacak olan işitme testine mahzur olabilmektedir. Bundan dolayı kulakta biriken sıvı için evvel medikal bir tedavi uygulanmalı ondan sonrasındasında işitme testi yapılmalıdır” dedi.
Antibiyotik ve bilhassa kemoterapi ilaçlarının, kulak için zehirli hususlar içerdiğine de değinen Küçük, bu tedavileri bakılırsan çocuk kümesinde işitme testlerinin aralıklı olarak yapılması gerektiğinin de altını çizdi.
Okumaya devam et...