Sıhhat işçileri, ağır ve makûs çalışma şartlarını protesto etmek maksadıyla 14 Mart Tıp Bayramı’nda başlattıkları iş bırakma hareketini bugün de devam ettiriyor. İzmir’de sağlıkçıların hareketine katılan DİSK Genel Lideri Dilek Çerkezoğlu, Türkiye’nin dört bir tarafında yapılan grevlere dikkat çekerek, “Sağlık işçileri yan yana geldiğinde grevin nasıl yapıldığını İstanbul’dan İzmir’e, Diyarbakır’dan Hakkari’ye, Adana’dan Samsun’a kadar 2 gündür herkese gösteriyoruz” sözlerini kullandı.
Tıp Bayramı’nın 103’üncü yıl dönümünde, sıhhat çalışanları haklarının ve kurallarının uygunlaştırılması için dün başlattıkları ülke genelindeki hareketlerini bugün de sürdürdü.
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde poliklinikler önünde toplanan sıhhat çalışanları, özlük haklarının güzelleştirilmesini talep etti.
DİSK Genel Lideri İstek Çerkezoğlu da sıhhat çalışanlarına takviye olmak emeliyle aksiyona katıldı.
“GREVİN NASIL YAPILDIĞINI 2 GÜNDÜR HERKESE GÖSTERİYORUZ”
“İşçi sınıfının, işçilerin emeğini, ekmeğini korumak için en temel kazanılmış hakkı olan hak grevini yasaklayanlar görsünler” diyen Çerkezoğlu,
“Halkımızın sıhhat hakkına sahip çıkmak için, hastanelerimize sahip çıkmak için, emeğimize, ekmeğimize sahip çıkmak için sıhhat işçileri yan yana geldiğinde grevin nasıl yapıldığını Türkiye’nin dört bir tarafında; İstanbul’dan İzmir’e, Diyarbakır’dan Hakkari’ye, Adana’dan Samsun’a kadar 2 gündür herkese gösteriyoruz” formunda konuştu.
ÖZLÜK HAKLARININ GÜZELLEŞTİRİLMESİNİ İSTİYORLAR
Eskişehir’de Yunus Emre Devlet Hastanesi poliklinikler önünde toplanan sıhhat çalışanları da özlük haklarının güzelleştirilmesini talep etti.
Eskişehir Bilecik Tabip Odası ve Sıhhat ve Toplumsal Hizmetler Sendikası Eskişehir Şubesi üyesi sıhhat çalışanları özlük haklarının güzelleştirilmesi emeliyle dün başlattıkları iş bırakma hareketinin ikinci gününde aksiyonlarını devam ettirdi.
BİRLEŞİRSEK KAZANIRIZ
Sıhhat işçileri, ağır ve makus çalışma şartlarını protesto etmek maksadıyla 14 Mart Tıp Bayramı’nda başlattıkları iş bırakma hareketini bugün de devam ettiriyor. Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi Poliklinikler önünde gerçekleşen aksiyona, Eskişehir Bilecik Tabip Odası (EBTO) ve Sıhhat ve Toplumsal Hizmet İşçileri (SES) Sendikası Eskişehir üyeleri katıldı.
Harekete katılanlar, ‘Sağlıkta özelleştirme ve teminatsız çalışmaya hayır’, ‘Birleşirsek kazanırız’, ‘Vazgeçmiyoruz. Oyalama değil, haklarımızı istiyoruz’ yazılı pankart açarak, ‘Birleşirsek kazanırız’ sloganı attı. SES Eskişehir Şube Sekreteri Bülent Yıldırım, şiddetsiz ve inançlı bir çalışma ortamı için yeni ve tesirli ‘Sağlıkta Şiddet Yasası’ çıkarılmasını, mobbing ve baskıların son bulmasını istediklerini söylemiş oldu.
‘GİDİYORLARSA GİTSİNLER’ TELAFFUZUYLA SARSILDIK LAKİN ŞAŞIRMADIK
Açıklamasında, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Giderlerse gitsinler’ lafına de reaksiyon gösteren Yıldırm,
“Biz sıhhat ve toplumsal hizmet işçileri, artık en temel insani hakkımız olan ömür hakkımızı dahi koruyamayan sıhhat siyasetçilerine, acil sıkıntılarımızın tahlili için derhal harekete geçmelerini yoksa sıhhat sisteminin onarılamaz yaralar alacağını ikaz grevlerimizle tekraren hatırlattık.
Bizleri dinlemek, tahlil üretmek yerine Sıhhat Bakanlığı İdare Hizmetleri Genel Müdürlüğü, bir görüş yazısıyla sıhhat işçilerinin haklı taleplerini ve gayretini bastırma, sonlandırma gayretine girmiş, gözdağı vermeye çalışmıştır.
En son icraat olarak Cumhurbaşkanı tarafınca tabiplerin emeğini, niteliğini, kıymetini ve kamusal sıhhat hizmetlerini hiçe sayan ‘Gidiyorsa gitsinler’ telaffuzuyla adeta sarsıldık fakat şaşırmadık” biçiminde konuştu.
YAŞAMAK VE YAŞATMAK İSTİYORUZ
Sıhhat işçilerinin salgın başladığından itibaren ‘Yaşamak ve yaşatmak’ istediğini söz eden Yıldırım sıhhat işçilerinin taleplerini şöyle sıraladı:
* Şiddetsiz ve inançlı bir çalışma ortamı için yeni ve tesirli “Sağlıkta Şiddet Yasası” çıkarılsın, mobbing ve baskılar son bulsun.
* Performans, ek ödeme değil, insanca yaşamaya yetecek, yoksulluk sonu üzerinde emekliliğe yansıyacak temel fiyat sağlansın.
* 3600’den 7200 kadar kademeli ek gösterge uygulansın.
* Fiili hizmet mühleti (yıpranma payı) sıhhat hizmetlerinde çalışan tüm işçilere yıllık 90 gün üzerinden tam olarak uygulansın.
* OECD ortalamasında takımlı garantili işçi istihdamı yapılsın. Taşeron çalışma ortadan kaldırılsın.
* Toplumsal sıhhat için kuvvetli ve faal birinci basamak sıhhat örgütlenmesi sağlansın. Ceza yönetmeliği kaldırılsın.
* Özgür ve bilimsel çalışma ortamı için meslek örgütleri üstündeki baskılara son verilsin.
* Liyakatsiz atamalara, tip mukavele dayatmalarına, tıp ve sıhhat bilimleri eğitimlerini niteliksizleştiren, altyapısı uygun olmayan tıp fakültelerinin, eczacılık fakültelerinin, diş hekimliği fakültelerinin, hemşirelik fakültelerinin, sıhhat bilimleri fakültelerinin ve sıhhat meslek yüksekokullarının açılmalarına son verilsin.
* Covid-19 iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilsin.
* Haklarında katılaşmış yargı karar bulunmayan ihraç sıhhat ve toplumsal hizmet işçileri derhal vazifeye başlatılsın.
* Sıhhat hizmeti için ödediğimiz vergiler, katkı iştirak hisseleri ve ek fiyatlar kaldırılsın
* Kent hastanelerine, özel hastanelere aktarılan teşvik ve bütçeler kamu sıhhat kurumlarına aktarılsın.
Okumaya devam et...
Tıp Bayramı’nın 103’üncü yıl dönümünde, sıhhat çalışanları haklarının ve kurallarının uygunlaştırılması için dün başlattıkları ülke genelindeki hareketlerini bugün de sürdürdü.
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde poliklinikler önünde toplanan sıhhat çalışanları, özlük haklarının güzelleştirilmesini talep etti.
DİSK Genel Lideri İstek Çerkezoğlu da sıhhat çalışanlarına takviye olmak emeliyle aksiyona katıldı.
“GREVİN NASIL YAPILDIĞINI 2 GÜNDÜR HERKESE GÖSTERİYORUZ”
“İşçi sınıfının, işçilerin emeğini, ekmeğini korumak için en temel kazanılmış hakkı olan hak grevini yasaklayanlar görsünler” diyen Çerkezoğlu,
“Halkımızın sıhhat hakkına sahip çıkmak için, hastanelerimize sahip çıkmak için, emeğimize, ekmeğimize sahip çıkmak için sıhhat işçileri yan yana geldiğinde grevin nasıl yapıldığını Türkiye’nin dört bir tarafında; İstanbul’dan İzmir’e, Diyarbakır’dan Hakkari’ye, Adana’dan Samsun’a kadar 2 gündür herkese gösteriyoruz” formunda konuştu.
ÖZLÜK HAKLARININ GÜZELLEŞTİRİLMESİNİ İSTİYORLAR
Eskişehir’de Yunus Emre Devlet Hastanesi poliklinikler önünde toplanan sıhhat çalışanları da özlük haklarının güzelleştirilmesini talep etti.
Eskişehir Bilecik Tabip Odası ve Sıhhat ve Toplumsal Hizmetler Sendikası Eskişehir Şubesi üyesi sıhhat çalışanları özlük haklarının güzelleştirilmesi emeliyle dün başlattıkları iş bırakma hareketinin ikinci gününde aksiyonlarını devam ettirdi.
BİRLEŞİRSEK KAZANIRIZ
Sıhhat işçileri, ağır ve makus çalışma şartlarını protesto etmek maksadıyla 14 Mart Tıp Bayramı’nda başlattıkları iş bırakma hareketini bugün de devam ettiriyor. Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi Poliklinikler önünde gerçekleşen aksiyona, Eskişehir Bilecik Tabip Odası (EBTO) ve Sıhhat ve Toplumsal Hizmet İşçileri (SES) Sendikası Eskişehir üyeleri katıldı.
Harekete katılanlar, ‘Sağlıkta özelleştirme ve teminatsız çalışmaya hayır’, ‘Birleşirsek kazanırız’, ‘Vazgeçmiyoruz. Oyalama değil, haklarımızı istiyoruz’ yazılı pankart açarak, ‘Birleşirsek kazanırız’ sloganı attı. SES Eskişehir Şube Sekreteri Bülent Yıldırım, şiddetsiz ve inançlı bir çalışma ortamı için yeni ve tesirli ‘Sağlıkta Şiddet Yasası’ çıkarılmasını, mobbing ve baskıların son bulmasını istediklerini söylemiş oldu.
‘GİDİYORLARSA GİTSİNLER’ TELAFFUZUYLA SARSILDIK LAKİN ŞAŞIRMADIK
Açıklamasında, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Giderlerse gitsinler’ lafına de reaksiyon gösteren Yıldırm,
“Biz sıhhat ve toplumsal hizmet işçileri, artık en temel insani hakkımız olan ömür hakkımızı dahi koruyamayan sıhhat siyasetçilerine, acil sıkıntılarımızın tahlili için derhal harekete geçmelerini yoksa sıhhat sisteminin onarılamaz yaralar alacağını ikaz grevlerimizle tekraren hatırlattık.
Bizleri dinlemek, tahlil üretmek yerine Sıhhat Bakanlığı İdare Hizmetleri Genel Müdürlüğü, bir görüş yazısıyla sıhhat işçilerinin haklı taleplerini ve gayretini bastırma, sonlandırma gayretine girmiş, gözdağı vermeye çalışmıştır.
En son icraat olarak Cumhurbaşkanı tarafınca tabiplerin emeğini, niteliğini, kıymetini ve kamusal sıhhat hizmetlerini hiçe sayan ‘Gidiyorsa gitsinler’ telaffuzuyla adeta sarsıldık fakat şaşırmadık” biçiminde konuştu.
YAŞAMAK VE YAŞATMAK İSTİYORUZ
Sıhhat işçilerinin salgın başladığından itibaren ‘Yaşamak ve yaşatmak’ istediğini söz eden Yıldırım sıhhat işçilerinin taleplerini şöyle sıraladı:
* Şiddetsiz ve inançlı bir çalışma ortamı için yeni ve tesirli “Sağlıkta Şiddet Yasası” çıkarılsın, mobbing ve baskılar son bulsun.
* Performans, ek ödeme değil, insanca yaşamaya yetecek, yoksulluk sonu üzerinde emekliliğe yansıyacak temel fiyat sağlansın.
* 3600’den 7200 kadar kademeli ek gösterge uygulansın.
* Fiili hizmet mühleti (yıpranma payı) sıhhat hizmetlerinde çalışan tüm işçilere yıllık 90 gün üzerinden tam olarak uygulansın.
* OECD ortalamasında takımlı garantili işçi istihdamı yapılsın. Taşeron çalışma ortadan kaldırılsın.
* Toplumsal sıhhat için kuvvetli ve faal birinci basamak sıhhat örgütlenmesi sağlansın. Ceza yönetmeliği kaldırılsın.
* Özgür ve bilimsel çalışma ortamı için meslek örgütleri üstündeki baskılara son verilsin.
* Liyakatsiz atamalara, tip mukavele dayatmalarına, tıp ve sıhhat bilimleri eğitimlerini niteliksizleştiren, altyapısı uygun olmayan tıp fakültelerinin, eczacılık fakültelerinin, diş hekimliği fakültelerinin, hemşirelik fakültelerinin, sıhhat bilimleri fakültelerinin ve sıhhat meslek yüksekokullarının açılmalarına son verilsin.
* Covid-19 iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilsin.
* Haklarında katılaşmış yargı karar bulunmayan ihraç sıhhat ve toplumsal hizmet işçileri derhal vazifeye başlatılsın.
* Sıhhat hizmeti için ödediğimiz vergiler, katkı iştirak hisseleri ve ek fiyatlar kaldırılsın
* Kent hastanelerine, özel hastanelere aktarılan teşvik ve bütçeler kamu sıhhat kurumlarına aktarılsın.
Okumaya devam et...