Dünya Lenfoma farkındalık gününde Sözcü’ye değerlendirmede bulunan Türk Hematoloji Derneği İdare Konseyi Lideri Prof. Dr. Muhlis Cem Ar, “Hastalığın tedavisinde muvaffakiyet oranları geçmiş 10 yıla göre artarak devam ediyor. Günümüzde biroldukca lenfoma tipinde kalıcı tedavi oranları yüzde 80’lerin üzerine çıktı” dedi.
Cem YILDIRIM/ANKARA
Hastalık belirtilerine dikkat çeken ve tedavide muvaffakiyet oranının giderek arttığını vurgulayan Prof. Dr. Muhlis Cem Ar, şunları söylemiş oldu:
Günümüzde lenfoma tedavisinde kemoterapi (ilaç tedavisi), radyoterapi (ışın tedavisi) ve immunoterapi (bağışıklık sistemi üzerinden tesir eden akıllı ilaçlar) kullanılıyor. Kimi lenfoma tipleri tedavi edilmeksizin izlenebilirken, başkalarında bu belirttiğimiz tedavi formlarından biri yahut birkaçı bir arada uygulanır.
Bu tedaviler ile hastalığın tedavisinde muvaffakiyet oranları geçmiş 10 yıla göre artarak devam ediyor. Günümüzde birfazlaca lenfoma tipinde kalıcı tedavi oranları yüzde 80’lerin üzerine çıktı.
BOYUN, KASIK VE KOLTUK ALTINA DİKKAT
Lenfomalar en sık, halk içinde beze denilen lenf bezlerinin şişmesi ve ele gelmesi ile kendini gösterir. Boyun, kasık, koltuk altı üzere beden bölgeleri en sık tutulan alanlardır. Lakin muayene ederek ulaşılamayacak karın yahut göğüs kafesi içerisindeki bölgelerde de bezeler şişebilir. Göğüs kafesi ortasındaki bezelerin şişmesi akciğer ve soluk borusuna baskı yaptığında, öksürük ve nefes darlığı yaratabilir.
Ciltteki lenf damarları ve lenf dokularının tutulmuş olması cilt üzerinde döküntü yahut kütle görünümü ile karşımıza gelebilir. Birebir biçimde mide, bağırsak sistemindeki lenf dokularından kaynaklanan lenfomalar tutulan organa göre yutma kuvvetliğü, bulantı, kusma, karın ağrısı, bağırsak tıkanmasına niye olabilir. Çok az de olsa, beyin ve omuriliği üzere hudut sisteminden kaynaklanan lenfomalar baş ağrısı, felç üzere tablolara yol açabilir.
HER YAŞTA GÖRÜLEBİLİR
Hastalık her yaşta görülebiliyor. Lakin yaşla birlikte görülme sıklığı artıyor. Ayrıyeten çocukluk çağında ortaya çıkan lenfoma çeşit ve alt tipleri ile erişkinlerde görülenler içinde sıklık açısından farklılıklar görülüyor.
Türk Hematoloji Derneği İdare Şurası Lideri Prof. Dr. Muhlis Cem Ar
LENFOMALAR, ÇOĞUNLUKLA SÜRATLİ BÜYÜR
Hastalar kimi vakit yalnızca tesadüf kararı fark ettikleri büyümüş bir beze niçiniyle, kimi vakit de ateş, kilo kaybı, gece terlemeleri ve genel durum bozukluğu üzere daha ağır bir tabloda başvurabilir.
Lenfomalar, sıklıkla süratli büyür ve bulgu verir. Fakat birtakım B hücreli lenfoma çeşitleri epeyce yavaş seyirli olmaktadır. Ekseriyetle yavaş seyirli bu lenfoma tiplerinde tedavi verilmeksizin hastalığın gidişi izlenir. Bu hastalarda kimi vakit bulgular fakat yıllar ortasında ortaya çıkar ve tedavi gerektirir hale gelir. Bu durum yavaş seyirli lenfoma hastalarının tedavi olamayacağı manasına gelmemeli.
LENFOMA NEDİR?
Lenf Kanseri başka ismi ile Lenfoma, lenf sisteminden kaynaklanan kanser tipidir. Lenf sistemi, bedene, içeriden yahut dışarıdan gelecek etkenlere (mikroplara) karşı bedeni savunan hücre ve organlardan oluşur. Lenfoma, bu sistemde bulunan hücrelerin kanserleşerek çoğalmasından kaynaklanır.
Okumaya devam et...
Cem YILDIRIM/ANKARA
Hastalık belirtilerine dikkat çeken ve tedavide muvaffakiyet oranının giderek arttığını vurgulayan Prof. Dr. Muhlis Cem Ar, şunları söylemiş oldu:
Günümüzde lenfoma tedavisinde kemoterapi (ilaç tedavisi), radyoterapi (ışın tedavisi) ve immunoterapi (bağışıklık sistemi üzerinden tesir eden akıllı ilaçlar) kullanılıyor. Kimi lenfoma tipleri tedavi edilmeksizin izlenebilirken, başkalarında bu belirttiğimiz tedavi formlarından biri yahut birkaçı bir arada uygulanır.
Bu tedaviler ile hastalığın tedavisinde muvaffakiyet oranları geçmiş 10 yıla göre artarak devam ediyor. Günümüzde birfazlaca lenfoma tipinde kalıcı tedavi oranları yüzde 80’lerin üzerine çıktı.
BOYUN, KASIK VE KOLTUK ALTINA DİKKAT
Lenfomalar en sık, halk içinde beze denilen lenf bezlerinin şişmesi ve ele gelmesi ile kendini gösterir. Boyun, kasık, koltuk altı üzere beden bölgeleri en sık tutulan alanlardır. Lakin muayene ederek ulaşılamayacak karın yahut göğüs kafesi içerisindeki bölgelerde de bezeler şişebilir. Göğüs kafesi ortasındaki bezelerin şişmesi akciğer ve soluk borusuna baskı yaptığında, öksürük ve nefes darlığı yaratabilir.
Ciltteki lenf damarları ve lenf dokularının tutulmuş olması cilt üzerinde döküntü yahut kütle görünümü ile karşımıza gelebilir. Birebir biçimde mide, bağırsak sistemindeki lenf dokularından kaynaklanan lenfomalar tutulan organa göre yutma kuvvetliğü, bulantı, kusma, karın ağrısı, bağırsak tıkanmasına niye olabilir. Çok az de olsa, beyin ve omuriliği üzere hudut sisteminden kaynaklanan lenfomalar baş ağrısı, felç üzere tablolara yol açabilir.
HER YAŞTA GÖRÜLEBİLİR
Hastalık her yaşta görülebiliyor. Lakin yaşla birlikte görülme sıklığı artıyor. Ayrıyeten çocukluk çağında ortaya çıkan lenfoma çeşit ve alt tipleri ile erişkinlerde görülenler içinde sıklık açısından farklılıklar görülüyor.
Türk Hematoloji Derneği İdare Şurası Lideri Prof. Dr. Muhlis Cem Ar
LENFOMALAR, ÇOĞUNLUKLA SÜRATLİ BÜYÜR
Hastalar kimi vakit yalnızca tesadüf kararı fark ettikleri büyümüş bir beze niçiniyle, kimi vakit de ateş, kilo kaybı, gece terlemeleri ve genel durum bozukluğu üzere daha ağır bir tabloda başvurabilir.
Lenfomalar, sıklıkla süratli büyür ve bulgu verir. Fakat birtakım B hücreli lenfoma çeşitleri epeyce yavaş seyirli olmaktadır. Ekseriyetle yavaş seyirli bu lenfoma tiplerinde tedavi verilmeksizin hastalığın gidişi izlenir. Bu hastalarda kimi vakit bulgular fakat yıllar ortasında ortaya çıkar ve tedavi gerektirir hale gelir. Bu durum yavaş seyirli lenfoma hastalarının tedavi olamayacağı manasına gelmemeli.
LENFOMA NEDİR?
Lenf Kanseri başka ismi ile Lenfoma, lenf sisteminden kaynaklanan kanser tipidir. Lenf sistemi, bedene, içeriden yahut dışarıdan gelecek etkenlere (mikroplara) karşı bedeni savunan hücre ve organlardan oluşur. Lenfoma, bu sistemde bulunan hücrelerin kanserleşerek çoğalmasından kaynaklanır.
Okumaya devam et...