Yemek yedikten 2-3 saat ya da 3-4 gün daha sonra baş ağrısı, nefes darlığı, reflü, egzama, kabızlık ya da ishal üzere sıkıntıların bir ya da birkaçını yaşıyorsanız dikkat! Erk, “Bu sorunların sebebi tükettiğiniz besinde doğal olarak bulunan toksinlerin ya da besin katkı unsurlarının yol açtığı besin hassaslığı olabilir” dedi.
Besin hassaslığı günümüzde yaygın görülen bir sorun. Çok çeşitli belirtilere yol açtığı için teşhisi çok sıkıntı. Bu sorunu yaşayan şahısların, belli besinleri sindirmekte zorluk çektiğini belirten İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, besin hassaslığının alerjiden farkını ve tahlil yollarını şu biçimde anlattı…
Besin alerjileri kolay anlaşılıyor
Besinlere karşı alerjik tepkiler; ürtiker, bedende kızarıklık, kaşıntı üzere yavaşça belirtilerin yanı sıra anaflaksi ismi verilen teneffüs zorluğu, tansiyon düşüklüğü, mide-bağırsak belirtileriyle seyreden, ölümcül bir tabloya da niye olabilir. Besin alerjilerinde şikayetler süratle ortaya çıktığı için alerjik besinin tespiti kolaydır, beşerler sıklıkla alerjik oldukları gıdayı bilirler ve uzak dururlar.
Besin hassaslığının teşhisi zordur
Besin hassaslığı besin alerjisinden farklıdır. Besin hassaslığında şikayetler, besinin tüketiminden daha sonrasında ortaya çıkmadığı için o gıdayı tespit etmek güçtür. Şikayetler 2-3 saat kimi vakit de 4 gün daha sonra ortaya çıktığı için niçin-sonuç bağını kurmak sıklıkla mümkün olmamaktadır. Yorgunluk, baş ağrısı, konsantrasyon kuvvetliğü, egzama, mide ağrısı, reflü, şişkinlik, kabızlık yahut ishal, eklem ağrıları, nefes darlığı, hipertansiyon, migren üzere biroldukça değişik sistem ve organı ilgilendiren şikayetler ortaya çıktığından besin hassaslığı problemli bir durumdur.
Çölyak ve glüten hassaslığı giderek artıyor
Buğdayda bulunan glüten proteinine karşı ortaya çıkan Çölyak hastalığı ve bunun haricinde glüten hassaslığı ismi verilen tablonun sıklığı giderek artmaktadır. Çölyak insanların yüzde1 kadarında ortaya çıkarken, Çölyak olmayan glüten hassaslığı toplumun yüzde 20-30’luk kısmında görülmektedir. Sanıldığının tersine yalnızca mide-bağırsak sistemini değil, bağışıklık sistemini, başta tiroid olmak üzere endokrin sistemi, beyin ve hudut sıhhatini, ruhsal durumu önemli biçimde etkileyebilir. Bu durumda kalp-damar hastalıkları ve kanser riski, erken mevt ihtimali artar. Glüten yalnızca buğday, arpa, çavdar ve yulafın ortasında değil, başta şampuan, krem, ruj olmak üzere kozmetik eserlerde ve hem de değişik isimler altında ilaçlarda da bulunabilir.
İşte en sık niçinleri
Buğday, glüten, inek sütü, yumurta, kuruyemişler, kafein, kabuklu deniz eserleri, soya ve besin katkı unsurları besin hassaslığına niye olan besinlerdir. Bu durum bağışıklık sistemi üzerinde ekstra bir baskı ve yük oluşturduğu için tanınması ve ortadan kaldırılması gereken bir durumdur. Besinlere karşı IgG ve IgA tayinleri yapılarak besin hassaslığı araştırılabilir ancak bu testlerin sağlam olduğunu söylemek güçtür. Kişi yediği besinleri ve şikayetlerini kaydederek ortadaki ilişkiyi bulmaya çalışabilir, o besinlerden uzak durarak sorunu çözebilir. Besin hassaslığı bağışıklık sistemi üzerinde yük oluşturarak sistemik inflamasyona yol açtığı ve beden direncini azalttığı için kesinlikle ortadan kaldırılması gereken bir durumdur.
Okumaya devam et...
Besin hassaslığı günümüzde yaygın görülen bir sorun. Çok çeşitli belirtilere yol açtığı için teşhisi çok sıkıntı. Bu sorunu yaşayan şahısların, belli besinleri sindirmekte zorluk çektiğini belirten İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, besin hassaslığının alerjiden farkını ve tahlil yollarını şu biçimde anlattı…
Besin alerjileri kolay anlaşılıyor
Besinlere karşı alerjik tepkiler; ürtiker, bedende kızarıklık, kaşıntı üzere yavaşça belirtilerin yanı sıra anaflaksi ismi verilen teneffüs zorluğu, tansiyon düşüklüğü, mide-bağırsak belirtileriyle seyreden, ölümcül bir tabloya da niye olabilir. Besin alerjilerinde şikayetler süratle ortaya çıktığı için alerjik besinin tespiti kolaydır, beşerler sıklıkla alerjik oldukları gıdayı bilirler ve uzak dururlar.
Besin hassaslığının teşhisi zordur
Besin hassaslığı besin alerjisinden farklıdır. Besin hassaslığında şikayetler, besinin tüketiminden daha sonrasında ortaya çıkmadığı için o gıdayı tespit etmek güçtür. Şikayetler 2-3 saat kimi vakit de 4 gün daha sonra ortaya çıktığı için niçin-sonuç bağını kurmak sıklıkla mümkün olmamaktadır. Yorgunluk, baş ağrısı, konsantrasyon kuvvetliğü, egzama, mide ağrısı, reflü, şişkinlik, kabızlık yahut ishal, eklem ağrıları, nefes darlığı, hipertansiyon, migren üzere biroldukça değişik sistem ve organı ilgilendiren şikayetler ortaya çıktığından besin hassaslığı problemli bir durumdur.
Çölyak ve glüten hassaslığı giderek artıyor
Buğdayda bulunan glüten proteinine karşı ortaya çıkan Çölyak hastalığı ve bunun haricinde glüten hassaslığı ismi verilen tablonun sıklığı giderek artmaktadır. Çölyak insanların yüzde1 kadarında ortaya çıkarken, Çölyak olmayan glüten hassaslığı toplumun yüzde 20-30’luk kısmında görülmektedir. Sanıldığının tersine yalnızca mide-bağırsak sistemini değil, bağışıklık sistemini, başta tiroid olmak üzere endokrin sistemi, beyin ve hudut sıhhatini, ruhsal durumu önemli biçimde etkileyebilir. Bu durumda kalp-damar hastalıkları ve kanser riski, erken mevt ihtimali artar. Glüten yalnızca buğday, arpa, çavdar ve yulafın ortasında değil, başta şampuan, krem, ruj olmak üzere kozmetik eserlerde ve hem de değişik isimler altında ilaçlarda da bulunabilir.
İşte en sık niçinleri
Buğday, glüten, inek sütü, yumurta, kuruyemişler, kafein, kabuklu deniz eserleri, soya ve besin katkı unsurları besin hassaslığına niye olan besinlerdir. Bu durum bağışıklık sistemi üzerinde ekstra bir baskı ve yük oluşturduğu için tanınması ve ortadan kaldırılması gereken bir durumdur. Besinlere karşı IgG ve IgA tayinleri yapılarak besin hassaslığı araştırılabilir ancak bu testlerin sağlam olduğunu söylemek güçtür. Kişi yediği besinleri ve şikayetlerini kaydederek ortadaki ilişkiyi bulmaya çalışabilir, o besinlerden uzak durarak sorunu çözebilir. Besin hassaslığı bağışıklık sistemi üzerinde yük oluşturarak sistemik inflamasyona yol açtığı ve beden direncini azalttığı için kesinlikle ortadan kaldırılması gereken bir durumdur.
Okumaya devam et...